21 Aralık 2009 Pazartesi

Milliyet Sanat Dergisi 2009 Şubat Sayısı yazım "Cesaret mi Aymazlık mı?"

CESARET Mİ AYMAZLIK MI?

SEDA TANSUKER

"Cesaret Ana ve Çocukları". Yazan: Bertolt Brecht. Müzik: Paul Dessau. Yöneten: Işıl Kasapoğlu. Çeviren ve Dramaturg: Yavuz Pekman. Sahne ve Işık Tasarımı: Cem Yılmazer. Kostüm ve Aksesuar Tasarımı: Aslı Ataseven. Müzik Direktörü: Yaprak Sandalcı. Topluluk: Semaver Kumpanya. Oyuncular: Ahmet Kaynak, Burcu Doğan, Bülent Çolak, Nadir Sarıbacak, Öyküm Elif Erdoğan, Özlem Durmaz, Sarp Aydınoğlu, Serkan Keskin, Tansu Biçer, Tilbe Saran, Ümit İlban.

ALMAN yönetmen, kuramcı, epik tiyatronun mucidi, Marksist ’tiyatro adamı’ Bertolt Brecht’in, savaşı överek savaş karşıtlığını savunduğu oyunu ’’Cesaret Ana ve Çocukları’’, Işıl Kasapoğlu’nun yönetmenliğinde Semaver Kumpanya tarafından sahneleniyor.

Brecht’in, İkinci Dünya Savaşı patlak vermeden bir süre önce yazdığı, savaşa ekonomik refah sağlayacak inancıyla yaklaşan küçük burjuvanın aymazlığını anlattığı oyunu, geçen yıl, 16. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali ve ardından 13. Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali’nde sahnelenmişti.

Oyunun baş kahramanı olan Cesaret Ana gibiler hem savaşın sırtından yaşamak hem de kendisini ve çocuklarını savaşın dışında tutmak ister. Savaş ortamında açgözlü davranan Cesaret Ana’nın büyük oğlu Eilif savaştaki pek çok asker gibi yağmacılık yapar. Barış sırasında da bu eylemine devam etmesi onun hayatına mal olur.

Diğer oğlu Schweizerkas’a, dürüstlüğünden dolayı alay kasası emanet edilir. Fakat Schweizerkas, düşman askerlerinin eline geçmemesi için canı pahasına kasayı korurken öldürülür. Cesaret Ana’nın barış yanlısı dilsiz Kattrin ise eline geçirdiği bir davulla uzaktaki köylüleri düşman askerinin baskınına karşı uyarır. Bu hareketi de onu ölüme götürür...

Cesaret Ana’nın tüm çocuklarını kaybetmesine rağmen geçim kaynağı emektar arabası hala onunla olduğundan bir şikâyeti yoktur. Savaşın sırtından yaşamını sürdürmeye devam eder. Barış kelimesini duymaya bile tahammülü yoktur…

Alkışlanacak performans

Semaver Kumpanya tarafından sahnelenen oyun için biçilmiş kaftan olan yuvarlak sahnede, tekerlekli bir platform üzerine yerleştirilmiş Cesaret Ana’nın arabası, işlevsel bir dekora dönüştürülmüş…

Sahnede, Cesaret Ana (Tilbe Saran) ile Kattrin (Öyküm Elif Erdoğan) başta olmak üzere; özellikle Schweizerkas (Sarp Aydınoğlu), Eilif (Ahmet Kaynak), Peder (Tansu Biçer), Aşçı (Serkan Keskin) ve Yvette (Burcu Doğan)’ın göz doldurucu performansları ayakta alkışı hak ediyor…

Aymaz bir ‘tip’ olan Cesaret Ana’ yı Tilbe Saran, annelik duygusunu katarak tip olmaktan çıkarmış ve karaktere daha yakın bir noktada oynamış.

Bundan otuz bir yıl önce, İstanbul Şehir Tiyatroları Tepebaşı Deneme Sahnesi’nde Cesaret Ana rolünü Ani İpkekkaya canlandırmıştı. Sanatçı, Saran’ın Cesaret Anası’nı şöyle yorumluyor:

’’Yeni Cesaret Ana Tilbe Saran, anaçlığı ön plana çıkarmış. Brecht’in seyircinin düşünmesini istediği politik söylemler sevgili Tilbe’nin yarattığı kompozisyon içinde belki de tam hedefine ulaşamıyor. Tilbe Saran’ın oynadığı Cesaret Ana bir yerde şunu da gösteriyor ki Brecht bir kalıba sokulamaz çünkü her dönem geçerli dünya gerçeklerine sahiptir.’’

Oyunun arka planı din için yapılan Otuz Yıl Savaşları’nda geçiyor gibi görünse de asıl vurgulanan savaşın günümüzde de birçok ülkeye rant kapısı olduğu… Metne sağdık kalındığından yanı başımızda yaşanan savaşlara gönderme yapılmaması belki de çağlardır din alet edilerek yapılan savaşların ‘bahanesinde’ bir değişiklik olmamasından ileri geliyor olabilir...

Akatlar Kültür Merkezi / ( 0212 ) 351 93 84

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder